08 Haz İnsansız Hava Araçları Gelişmeye Devam Ediyor
Gelişen teknoloji ve talepler İHA’ların gelişimini hızlandırmış ve farklı görev ve amaçları gerçekleştirmek üzere özellikle son yıllarda pek çok çalışma yapılmıştır. Sivil havacılıktan çok askeri amaçlarla kullanılmak üzere keşfedilen bu hava araçları, günümüzde sağladıkları sayısız avantaj nedeni ile savunma sektörüne hizmet etmektedir. İnsansız Hava Araçları askeri havacılık alanında; hedef belirleme ve yem olarak, keşif ve gözetleme amaçlı çatışmalarda ve yüksek riskli görevlerde kullanılmaktadır.
İHA’lar; üretim, satın alma, yakıt ve uçuş maliyetlerinin düşük olması nedeni ile normal uçaklara göre büyük avantaj sağlamaktadır. Daha da önemlisi, bu araçlar mürettebatsız olmaları sayesinde, görev sırasında yaralanma ve can kaybı riski taşımamaktadır. Yine aynı nedenle klasik hava araçlarına göre daha hafif olmakta ve aynı miktarda yakıt ile daha uzun süre havada kalabilmektedirler
Günümüzde insansız hava araçlarını kullanımı gittikçe artmaktadır. Farklı alanda geliştirilmeye açık olan insansız hava araçları sürdürülebilirlik ve yeşil bir çevre için önemli bir adım oluşturmaktadır. Bu ay 2 farklı alanda geliştirilen IHA haberleriyle sizlerleyiz.
Radara yakalanmadan uçan dev bir kargo uçağı: CoronaBat
Bir türk tarafından geliştirilen, orijinal ismi CoronaBat olan bu yapay zekâlı insansız hava aracının iki modeli bulunuyor. Her iki model de sahip olduğu tasarım ve sistem sayesinde radar dalgalarını geri yansıtabiliyor ve bu sayede kimsenin haberi olmadan aynı bir hayalet gibi havada süzülüyor. Zaten bu yüzden bu tarz insansız hava araçlarına ‘hayalet’ deniyor.
CoronaBat’in küçük olan modeli, 22,2 metre kanat genişliğine ve 4.700 kg ağırlığa sahip. İçerisinde hidrojen yakıtı da kullanabilen 500 beygirlik Alman RED A03 dizel motoru bulunan CoronaBat, 300 km/s hıza ulaşabiliyor ve 10.000 metre yükseklikte uçabiliyor. Uçak, 1.750 kg kargoyu 6.900 km menzile taşıyabiliyor. Duruma göre bu insansız hava aracını bir pilot da sürebiliyor.
Neden bir kargo uçağı ‘hayalet’ olsun diyorsanız, burada şirketin başarmak istediği şey aslında yeni nesil uçakların öncüsü olmak. Şirket uçakların gelecek modellerinde güçlü RED A03 gibi modifiye Dizel motorlarda plazma yakma yöntemlerini kullanarak hidrojeni yakıt olarak kullanacak.
Güneş enerjisiyle çalışan uzun süre havada kalan bir insansız hava aracı: Skydweller
Aylarca inip yakıt ikmali yapmadan gökyüzünde kalmak için güneş enerjisi kullanan ‘ebedi bir uçak’ fikri yıllardır ortalıkta dolaşıyordu.
Bu fikirden yola çıkarak, Oklahoma merkezli bir havacılık şirketi Skydweller Aero, geçen yıl güneşten güç alan otonom bir uçak geliştirdi. Skydweller adı verilen bu uçak, yakıt için inmeye gerek duymadan havada uzun süre kalabiliyor. 17.000’den fazla güneş paneliyle kaplı, Boeing 747’nin kanat açıklığına sahip, ancak yalnızca bir SUV kadar ağırlığa sahip olan bu uçak, bir damla yakıt kullanmadan Dünya’nın çevresinde dolaşabiliyor.
Geçen ay Skydweller Aero, ABD Donanması ile işbirliği içinde Savunma İnovasyon Birimi (DIU) tarafından 14 milyon dolarlık bir sözleşme imzalandığını duyurdu. Skydweller Aero’nun CEO’su Robert Miller’a göre,yeni geliştirilen uçak muhtemelen bir yıl boyunca havada kalabilir ve aynı zamanda dünyanın ilk ticari olarak geçerli “sahte uydusu” olarak hizmet verebilir.
Firma, önümüzdeki aylarda pilotusz tamamen otonom kalkış, iniş ve tamamen otonom uçuş testleri dahil olmak üzere otonom uçuşu test etmeyi amaçlıyor. Bu testler tamamlandıktan sonra, bir seferde 90 gün veya daha fazla çalışma hedefiyle uzun dayanıklılık testlerine başlayacaktır. Askeri ve uzay teknolojilerinde sıklıkla olduğu gibi, yenilenebilir enerjiyle çalışan uçuş için büyük bir sıçrama oluşturan yeni teknoloji, muhtemelen sivil uçaklara şu ya da bu şekilde güç sağlamanın yolunu bulacaktır.
Şirketin CEO’su Miller, uçağın 2023 gibi erken bir tarihte hayata geçeceğini öngörmektedir. 2023 yılından itibaren güneş enerjisi uçakları ABD Donanması için büyük bir maliyet tasarrufu sağlayacaktır.